Bu yazımızda

İstirak nafakası

Yoksulluk nafakası

Yardım nafakası

Nafakaya Dair Her şey

Kayseri’de davaları

Yardım nafakası şartları ödeme şekli gibi hususlar  bulunmaktadır.

NAFAKA DAVASI, ŞARTLARI VE NAFAKA TÜRLERİ

 

NAFAKA DAVASI ÇEŞİTLERİ

Nafaka davası, boşanma nedeniyle, eşlerin birbirlerine ve çocuklarına yardım yükümlülüğünü yerine getirmesi için açılan davadır. Boşanma davasında  davacı nafaka talebinde bulunulabileceği gibi, boşanma davasından ayrı olarak nafaka davası açılabilmesi de mümkündür. Nafaka davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde  Aile Mahkemesi sıfatıyla davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakmaktadır.
Nafaka Çeşitleri
  • Tedbir nafakası,
  • yoksulluk nafakası
  • iştirak nafakası
  • Yardım Nafakası
 olmak üzere üç çeşit nafaka vardır.
Dava tarihinden itibaren boşanma veya ayrılık hükmü kesinleşinceye kadar devam eden nafaka türüne tedbir nafakası denir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan eşlerin barınmasına (Türk Medeni Kanunu m. 186/1), geçimine (Türk Medeni Kanunu m. 185/3), malların yönetimine (Türk Medeni Kanunu m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (Türk Medeni Kanunu m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri  hakim kendiliğinden (resen)  tedbir almak zorundadır (Türk Medeni Kanunu m. 169).

Tedbir Nafakası

Dava açılırken dava açıldıktan sonra dava sonuçlanıncaya kadar  tedbiren hükmedilir.
Mahkemece, dava tarihinden geçerli olmak üzere,
Herhangi bir işi ve geliri olmayan veya
Yardıma muhtaç eş yararına
Türk Medeni Kanunu’nun 185/3 ve 186/3 maddelerine uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilir.
Tedbir nafakasına hükmedilirken tarafların kusur durumuna bakılmaz.
Çocuklar için tedbir nafakasının başlangıcı, çocukların kimin yanında kaldığına göre dava tarihi, diğer eşe teslim edilecekse teslim tarihi, sonradan doğmuş ise doğum tarihidir.
Reşit çocuk için, eş nafaka isteyemez. Lakin çocuğun kendisi yardım nafakası isteyebilir. 
Yoksulluk Nafakası
Yoksulluk nafakası alabilmenin şartları
  • Boşanma olmalı,
  • Boşanma nedeniyle ekonomik durumu bozulmalı/yoksulluğa düşmeli,
  • Boşanma konusunda kusuru karşı taraftan daha ağır olmamalı, (eşit kusurlu olabilir)
Bu şartları sağlayan taraf, geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.
Nafaka talebinden feragat edilirse yeniden istenemez.
Boşanma davasında istenilen nafaka talebinin reddine karar verilir ve karar kesinleşirse; sonradan nafaka istenemez. Nafaka konusunda hiç talep ve karar yoksa boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde (Türk Medeni Kanunu m.178) nafaka istenebilir.

İştirak Nafakası

Boşanma kararının kesinleşme tarihine kadar çocuklara verilen nafakaya tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra verilen nafakaya ise iştirak nafakası denilmektedir.
İştirak nafakası kamu düzeni ile ilgilidir. Bu nedenle; boşanma, ayrılık veya evliliğin iptali davalarında, hakim; bu hususta bir karar vermek zorundadır.

Ayrı Nafaka Davası

Nafaka davası boşanma davasından ayrı olarak da açılabilir.
Boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında, nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi (Türk Medeni Kanunu m. 177) yetkilidir.
Boşanma davasından ayrı açılan nafaka davası ayrı harca tabidir.
Nafaka isteyen taraf, ayrı yaşamada haklı nedene dayanmalı veya diğer eşin ailenin geçimi için katkıda bulunmadığını kanıtlamak zorundadır. Kovma, uzaklaştırma, terke zorlanma, veya diğer eşin ortak konuttan ayrılıp nafaka isteyen eşle ilgilenmemesi, ona destek olmaması vb hususlar haklı neden sayılabilir. Çocuklar yararına nafaka için ayrı yaşamada haklı olup olmamaya bakılmayacaktır.

Nafakanın Ödenme Biçimi

Mahkemece; nafakanın, toptan veya durumun gereklerine göre irat yani belli taksitlerle ödenme şeklinde ödenmesine karar verilebilir.
İrat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın
 kaldırılma sebepleri
  • alacaklı tarafın yeniden evlenmesi
  • taraflardan birinin ölümü
halinde kendiliğinden kalkar. 
  • Alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması,
  •  yoksulluğunun ortadan kalkması
  •  haysiyetsiz hayat sürmesi halinde
nafaka mahkeme kararıyla kaldırılır. (Türk Medeni Kanunu m. 176/3)
Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.

Nafaka Davaları

Nafaka davalarını açmak için çekişmeli boşanma davası sonucu hakim tarafından takdir edilmiş veya anlaşmalı boşanma sonucu eşlerin kararlaştırdığı yoksulluk ve iştirak nafakalarının; güncel şartlara göre artırılması, azaltılması veya kaldırılması mahkemeye başvurmak suretiyle mümkündür. Anlaşmalı veya çekişmeli boşanma sonucu nafaka alınması fark etmeksizin nafakanın miktarı veya artık nafaka verilip verilmeyeceği ilgili karar mahkemede hakim tarafından takdir edilecektir. Açılacak davalar;
  • Nafakanın artırılması davası
  • Nafakanın azaltılması davası
  • Nafakanın kaldırılması davası
şeklinde karşımıza çıkmaktadır.

Nafakanın Artırılması Davası

Nafakanın artırılması davası; iştirak, tedbir, yoksulluk nafakası fark etmeksizin mahkemenin karara bağladığı nafaka miktarının güncel hayat şartlarına göre az  yahut yetersiz kalması  sonucunda miktarın artırılmasına ilişkin bir davadır. Burada tarafların ekonomik gücünün azalması artmasına göre de bu durum değişmesi durumunda arttırılması istenebilmektedir. Günümüz koşullarına göre alınan nafaka, alan kişinin günlük yaşamını idare ettirememesine ve ihtiyaçlarına cevap verememesine sebep olabilir. Bu sebeple açılacak nafakanın artırımı davası ile nafaka miktarı güncel koşullara ve ihtiyaç oranına göre hakim tarafından hakkaniyet ölçüsüyle takdir edilecektir.

Nafakanın Azaltılması Davası

Nafakanın azaltılması davası; iştirak, tedbir, yoksulluk nafakası fark etmeksizin mahkemenin karara bağladığı miktarın güncel hayat şartlarına göre nafaka veren kişinin  yaşam koşullarını kötüleştirmesi  işten çıkması veyahut mal varlığında azalma olması durumunda  nafaka veririni ödediği nafakayı azaltılması için açmış olduğu davadır miktarın azaltılmasına ilişkin bir davadır. Günümüz koşullarına göre verilen nafaka, nafaka veren kişinin günlük yaşamını idare ettirmesinde ve ihtiyaçlarına cevap vermesinde değer kayıplarına sebep olabilir. Bu sebeple açılacak nafakanın azaltılması davası ile nafaka miktarı güncel koşullara ve yükümlünün maddi durumu oranında hakim tarafından takdir edilecektir. Hakim iki taraf içinde hakkaniyet ölçüsünde kararını verecektir.

Nafakanın Kaldırılması Davası

Nafakanın kaldırılması davası, boşanma davası sonucunda veya sonrasında hükmedilmiş olan nafakanın kaldırılması için açılacak davadır. Çocuk için iştirak nafakası veriliyorsa çocuk ergin olunca veya okuduğu okuldan mezun olunca yükümlülük ortadan kalkacaktır. Boşanma sonucu verilen yoksulluk nafakasının kaldırılması için bazı sebepler gereklidir. Bunlar:
Eşlerden birinin ölmesi veya nafakayı alan eşin tekrar evlenmesi
Nafaka alan eşin evli olmasa bile sürekli olarak evli gibi yaşam sürmesi
Nafaka alan eşin haysiyetsiz yaşam sürmesi
Nafakaya ihtiyacı kalmayacak şekilde nafaka alan eşin maddi durumunun iyileşmesi
durumlarında nafaka kalkacaktır. İlk maddenin gerçekleşmesi durumunda nafaka yükümlülüğü kendiliğinden ortadan kalkar, diğer üç maddenin varlığı durumunda ise mahkeme kararıyla nafaka yükümlülüğü ortadan kalkacaktır.

Tekrar Evlenince Nafakanın Durumu

Boşanma sonucunda kendisine nafaka bağlanan eşin tekrar evlenmesi durumunda bağlanan nafaka kesilecektir. Kanun; nafaka ve tazminat ile ilgili maddesinde bu hususu açıkça yazmıştır. Burada bir diğer önemli husus ise nafaka bağlanan eşin, nafakanın kesilmemesi için resmi nikah yapmadan bir evlilik birliği içinde yaşamasıdır. Yani kişi resmi olarak evlenmemiş fakat evli gibi bir hayat sürüyorsa bu durumda kanun, nafakanın kesilmesini öngörmektedir.

Nafakanın Ödenmemesi

Nafaka alacağı, öncelikli olan bir alacak türüdür. Eğer nafaka ödenmezse, icra takibi başlatılabilir ve nafaka yükümlüsüne haciz koydurabilir. Nafaka alacağı, icra takibine girdiği anda öncelikli olduğu için ilk sıraya yerleşecektir.
Ayrıca nafakanın ödenmemesi durumunda yükümlüye, 3 aya kadar hapis cezası verilebilir. Yükümlü nafakayı ödediği anda bu hapis cezasından kurtulacaktır.

Nafaka Miktarının Hesaplanması

Nafaka miktarının hesaplanması ile ilgili net bir yüzdelik veya verilecek miktar kararı bulunmamaktadır. Herkesin yaşam standartları ve maddi koşulları birbirinden bağımsız olduğu için takdir edilecek nafaka; nafakayı verecek olan kişinin maddi koşullarına göre takdir edilecektir. Bu yüzden verilen her nafaka miktarı birbirinden farklı olmaktadır. Net bir hesaplama yöntemi olmadığından nafaka verecek kişinin maddi koşulları ve nafaka alacak kişinin ihtiyaçları ölçüsünde hakim objektif olarak takdir edecektir.

Nafakanın Ödenme Biçimi

Kanunumuza göre nafaka toplu olarak peşin halde veya aydan aya taksit halinde ödenebilir. Mahkemeye başvuran tarafların talebi sonucunda mahkeme aydan aya ödenmesine veya taraflarda anlaşmışsa toplu halde peşin ödenmesine hükmedebilir.

Nafaka Davalarında Zamanaşımı

Yoksulluk nafakası için kanun; boşanmadan sonra açılacak yoksulluk nafakası talepli dava için 1 senelik zamanaşımı öngörmüştür. Nafaka almaya hakkı olan eş eğer boşanmadan sonra 1 sene içinde nafaka talebinde bulunmazsa bu hakkını kaybedecektir.
İştirak nafakası için kanun bir zamanaşımı öngörmemiştir. İştirak nafakası talebi her zaman anne ve babaya karşı yöneltilebilen bir taleptir. Çocuk 18 yaşına gelmemişse veya 18 yaşını doldurmuş ama eğitim hayatı devam ediyorsa iştirak nafakası için dava açma hakkı devam etmektedir.
Nafaka artırımı ve azaltılması davalarında kanunumuz bir zamanaşımı öngörmemiştir. Nafakayla ilgili bir durum ortaya çıktığında bu taleplerde bulunulabilir. Nafakanın kaldırılması davasında ise nafakanın kaldırılmasına sebep olacak gerekçenin ortaya çıkması yeterlidir. Bir zamanaşımı süresi öngörülmemiştir.

Nafaka Davalarında Avukat Tutma

Nafaka davaları boşanma  ferileri olarak nitelendirilebilecek ve taraflar için  özellikle çocuk ve yoksul duruma düşecek eş açısından önem arz eden dava türleridir . Çünkü maddi koşullar ihtiyaçların karşılanabilmesi için çok önemlidir. Özellikle boşanma sonrasında açılacak nafaka davasında zamanaşımı, dava sonucunda talep edilebilecek nafaka miktarı ve çocuğun menfaatleri açısından hukuki yardım alınması daha doğru olacaktır. Kişilerin, hak kaybı yaşamaması ve hakkı olan yaşamı sürdürebilmesi için nafaka davalarında bir avukattan hukuki yardım alması isabetli olacaktır.

Nafaka Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Nafaka davaları için başvuru yapılacak mahkemeler hmk ile düzenlenmiştir. . Nafaka davaları kural olarak Aile Mahkemesinde açılması gereken dava türleridir. Fakat her il ve ilçede Aile mahkemesi bulunmamaktadır.. Eğer bulunulan yerde Aile mahkemesi mevcut değil ise nafaka davaları bulunulan yerin Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacaktır.
Nafaka davaları açısından kanun ayrıca bir yetki kuralı koymadığından genel yetki kuralına göre dava açılabilecektir. Yani davacı; davalının yerleşim yeri mahkemesine başvurarak nafaka davalarını açabilecektir.
Örneğin Kayseri’de yaşayan  öğretmen babasına karşı yardım nafakası  talebinde bulunulması için  Yogat’tan yaşayan kişi Davalının yerleşim yeri yani Kayseri’de dava açmalıdır.
 

Nafaka Davası Dilekçe Örneği  

Nafaka  değişiklik arttırım Davası Dilekçe Örneği Word 

 

NAFAKA DAVA DİLEKÇE ÖRNEĞİ

 

Tarafların boşanmaları esnasında kişiler birbirlerinden nafaka istemeyebilirler. Ancak boşanmanın kesinleşmesi ile şartlarında değişiklik olan her kişi nafaka bağlanması için dava açabilir. Kişi kendisine yoksulluk nafakası başlanması için dava açabileceği gibi, velayeti kendisinde olan çocukları için iştirak nafakası talebinde de bulunabilir. Burada boşanma sonrası şartlarda değişiklik olması dikkat edilmesi gereken hususlardan bir tanesidir. Ayrıca kişinin ileriye yönelik olarak yoksulluk nafakası talebinden vazgeçtiğine dair bir beyanının olmaması da önemlidir. Aksi halde dava reddedilecektir. Aşağıda nafaka dava dilekçesi örneğini paylaşmaktayız. Bilinmelidir ki anılan örnek dava dilekçesi hem genel hatlarıyla hazırlanmış hem de esasına girilmemiştir. Her davanın kendine özel yanları bulunmaktadır. Davanızın reddedilmemesi ve en faydalı sonuçları alabilmeniz için mutlaka alanında uzman nafaka avukatı (Nafaka avukatı tabiri hukuken uzmanlaşmayı gösteren geçerli bir ibare olmayıp avukatlar yetkileri gereĞi her davaya bakabilmektedirler. Bu ibareye halk arasında kullanımı bu şekilde olduğu için makalemizde yer verilmiştir.) ile çalışmanızı tavsiye ederiz. 

 

KAYSERİ NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE

 

DAVACI                    :Ad, Soyad, TC Kimlik numarası, Adres/Kayseri

DAVALI                     : Ad, Soyad, TC Kimlik numarası, Adres Kayseri

KONU                       : Müşterek çocuklar için aylık … TL iştirak nafakası arttırılması talebimiz hakkındadır.

AÇIKLAMALAR     :

Davalı ile … Kayseri  Aile Mahkemesinin (Mahkeme Bilgileri) … sayılı kararı ile boşanmış bulunmaktayız. Anılan boşanma davası kararında bana ve çocuklarıma talep etmediğim için nafaka başlanmamıştır. Ancak hayat şartlarındaki zorlaşma, çocukların okul giderlerinin artması, paranın değerinin düşmesi ve davalının maddi durumundaki iyileşmeler nedeniyle nafaka başlanmasını talep etme gereği doğmuştur.

 

Müşterek çocuklar ekte evraklarını  sunduğum üzere Kayseri de  okula ve kursa gitmekte, aylık okul ve kursun … TL tutarında taksitleri bulunmaktadır. Bunun dışında okulda ve sosyal hayatlarında harcadıkları yine ekte faturalandırdığım … TL tutarlı masrafları vardır. Evimiz kira olup işten … TL tutarlı maaş almaktayım. Aldığım maaş ev ve çocukların giderlerine yetmemektedir.

 

Davalı ise işten aylık… TL maaş almaktadır. Gayrimenkulleri vardır ve kira gelirleri bulunmaktadır. Davalının ekonomik durumu da göz önünde bulundurularak tarafım ve çocukların ihtiyaçlarının arttığını kabul edilip nafaka başlanmasını talep etme gereği hasıl olmuştur.

 

HUKUKİ DELİLLER : Tanık, yemin, bilirkişi, keşif, ekte sunulan giderlere ait belgeler

HUKUKİ SEBEPLER            : TMK, BK vs.

TALEP VE SONUÇ   : Yukarıda arz ve izah edilen ve resen araştırılacak nedenlerle … Aile Mahkemesinin kararı ile boşanmamıza karar verilen davalıdan, müşterek çocuklar için aylık … TL tutarlı nafaka alınmasına ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. Tarih

 

İsim- İmza

Reşit Kız Çocuğuna çalışmadığı sürece Nafaka ödenir mi ?

Talep halinde Reşit Kız Çocuğuna nafaka Ödenmesi gerekir .

Emsal Yargıtay Kararı

T.C.

 

YARGITAY

 

3. HUKUK DAİRESİ

 

E. 2004/8924

 

K. 2004/10536

 

T. 7.10.2004

 

• YARDIM NAFAKASI ( Davacıların Davanın Açıldığı Tarih İtibariyle İşsiz Oldukları ve Hiçbir Gelirlerinin Bulunmadığı Sabit Olmasına Göre Günün Ekonomik Koşulları Dikkate Alındığında Davacıların İş Bulma İmkanı Oldukça Düşük Olduğu – Kabulü Gereği )

 

• TEDBİR NAFAKASI ( Davacıların Davanın Açıldığı Tarih İtibariyle İşsiz Oldukları ve Hiçbir Gelirlerinin Bulunmadığı Sabit Olmasına Göre Günün Ekonomik Koşulları Dikkate Alındığında Davacıların İş Bulma İmkanı Oldukça Düşük Olduğu – Kabulü Gereği )

 

4721/m.364,365

 

ÖZET : Somut olayda; davacılar Nilgün ile Nilay reşit ve sağlıklı olmaları nedeniyle çalışabilecek konumda olsalar da; davanın açıldığı tarih itibariyle işsiz oldukları ve hiçbir gelirlerinin bulunmadığı sabittir. Günün ekonomik koşulları dikkate alındığında ise davacıların iş bulma imkanı oldukça düşüktür. Annelerinin yanında kalmaları ise onları sadece barınma ihtiyacından kurtarır. Davalı babanın emekli olup 583.000.000 TL. maaş aldığı ve ayrıca garsonluk yaparak aylık 300.000.000 TL. daha gelir elde ettiği tespit edilmiş olmasına göre; davalının, hiçbir malvarlığı ve geliri bulunmayan kız çocuklarına az da olsa bir miktar yardımda bulunması kanunun lafzına ve ruhuna, ayrıca “hakkaniyet” ilkesine daha uygundur.

 

 

 

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

 

 

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

 

 

 

KARAR : Davacılar vekili dilekçesi ile; davalının müvekkili ve üç çocuğunu iki yıldan fazla süredir terk ederek ayrı yaşamaya başladığını, içki içmeyi seven ve gelirini arkadaşları ile harcayan davalının eşi ve çocuklarına yardımda bulunmadığını, davacıların zaruret içerisine düştüğünü iddia ederek; davacı eş için 200.000.000 TL., küçük Gizem Nur için 100.000.000 TL. tedbir nafakası ile ev kızı olup hiçbir işte çalışmayan davacı Nilgün için 150.000.000 TL., üniversiteye devam eden davacı Nilay için de 200.000.000 TL. yardım nafakasının hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.

 

 

 

Mahkemece, istem kısmen kabul edilerek ayrı yaşamakta hakkı bulunan davacı eş ve onunla birlikte kalan küçük Gizem Nur yararına tedbir nafakasına hükmedilmiş, 18 yaşından büyük olan diğer davacılar yönünden ise hiçbir yerde üniversite öğrenimi görmedikleri gerekçesi ile istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

 

 

 

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.

 

 

 

Ancak; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364. maddesine göre; “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.”

 

 

 

Aynı Kanunun 365/2. maddesinde de; “Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir.” düzenlemesi yer almıştır.

 

 

 

Hukuk Genel Kurulunun 7.10.1998 gün ve 1998/656-688 sayılı ilamında da “…yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür ( eğitim ) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların…” yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

 

 

 

Somut olayda; davacılar Nilgün ile Nilay reşit ve sağlıklı olmaları nedeniyle çalışabilecek konumda olsalar da; davanın açıldığı tarih itibariyle işsiz oldukları ve hiçbir gelirlerinin bulunmadığı sabittir. Günün ekonomik koşulları dikkate alındığında ise davacıların iş bulma imkanı oldukça düşüktür. Annelerinin yanında kalmaları ise onları sadece barınma ihtiyacından kurtarır. Davalı babanın emekli olup 583.000.000 TL. maaş aldığı ve ayrıca garsonluk yaparak aylık 300.000.000 TL. daha gelir elde ettiği tespit edilmiş olmasına göre; davalının, hiçbir malvarlığı ve geliri bulunmayan kız çocuklarına az da olsa bir miktar yardımda bulunması kanunun lafzına ve ruhuna, ayrıca “hakkaniyet” ilkesine daha uygundur.

 

 

 

Mahkemece, yanılgılı değerlendirme sonucunda istemin reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.

 

 

 

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

Kayseri’de Nafaka Davalarına Bakan Avukat

 
Kayseri’de gerek boşanma davaları gerek nafaka velayet ve aile hukukunda kaynaklanan davalarda  ciddi bir artış olduğu için aile mahkemelerinde ve aile hukukunda uzman bir avukat gerekmektedir. Nafaka davalarında Kayseri’de uzman bir avukat bir avukatla görüşmenizde fayda var.
 
Kayseri’de Nafaka davalarında  aile mahkemelerinde görülmektedir. Kayseri adliyelerinde ise  yaklaşık 8 aile mahkemesi bulunmaktadır. Bu davalar bu 8 mahkemede görülmektedir. İlçelerde ise Aile mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk mahkemelerinde görülmektedir. Cevap dilekçesinde sürenin kaçırılması bile cevap hakkını bitiren haklı olunsa bile kazanılmamasına sebebiyet vermesinden dolayı bu ve buna benzer durumlarla karşılaşılmaması için  Nafaka davalarında Avukat tutulmasını şiddetle tavsiye etmekteyiz

No comment

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

S.S.SHemen Ara!WhatsApp